Sıkılmadan okursanız, çok ilginç bir hayat hikâyesi olduğunu göreceksiniz. Hayat nelere kadir, okuyunca anlarsınız...
'DERİN GIRTLAK'TAN FEMİNİZM HAREKETİNE
Sinema tarihinin ilk legal 'porno' filmi olan "Deep Throat-Derin Gırtlak" filminin başrol oyuncusu Linda Lovelace'ın hayatı bir senaryoyu andırıyor.
1972 yılında çekilen Deep Throat, o güne dek çekilmiş en sert filmdi. ABD'de tüm sinemalarda vizyona giren bu film 600 milyon dolar gişe hasılatı sağladı. Filmin gala gecesinde Frank Sinatra’dan Shirley MacLaine’ye, Warren Beatty’den Sammy Davis Jr.’a kadar birçok tanınmış isim vardı. Hatta rivayete göre Sammy Davis Jr. daha sonra başrol oyuncusu ve kocasını bir grup seks partisine davet eder.
Filmin için Cannes Film Festivali'nde 'özel gösterim' yapıldığını da eklemek gerekir.
Evet şaşırdınız, ama Linda Lovelace evliydi. Üstelik Deep Throat filmini çevirmesi için onu teşvik eden hatta baskı yapan kocasıydı. Eşi Chuck Traylor, O'nu uyuşturucu ve fuhuş batağını iten kişiydi.
Traynor onunla evlenmişti çünkü akla gelebilecek her türlü yasadışı işe boğazına kadar batmıştı ve Linda’nın sırtından para kazanıyordu.
KATOLİK OLARAK YETİŞTİRİLDİ
Linda Boreman 1948’de New York’lu bir polis bir babayla ev hanımı bir annenin kızı olarak dünyaya geldi. Kötü bir çocukluk geçirdi; çok otoriter ve katı kuralları olan ailesinin elinde koyu bir Katolik olarak yetiştirildi.
O'na sürekli olarak erkek çocuklardan uzak durması öğütleniyordu. -kaderin cilvesi sonra çok yakınlaştı- Okulun kütüphanesine gitmesine bile izin verilmiyordu. Annesine göre, "O kitapları daha önce kimin ellediği belli değildi ve bazılarında spermler bile olabilirdi."
Arkadaşları arasındaki adı "Bayan Kutsal"a çıkmıştı ama bu onun 19 yaşındayken ilk ilişkisini yaşamasına ve hamile kalmasına engel olmadı. Babasız doğurduğu çocuğu, kendi izni ve bilgisi olmadan annesi tarafından başka bir aileye evlatlık olarak verilince evden ayrıldı. Masum planları vardı: Bilgisayar kursuna gitmeyi ve bir butik açmayı hayal ediyordu.
Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı ve kötü bir trafik kazası geçirdi. Tek başına yaralarını sarmaya çalışırken bir kadın satıcısıyla tanıştı. Bu ileride kocası olacak Chuck Traynor'dan başkası değildi. Traynor'un elinde her türlü batağa saplandı. Uyuşturucu kullanmaya başladı, fuhuşa zorlandı, genelevlere satıldı.
EŞİ, KAZANDIKLARINI ELİNDEN ALDI
Bu dönemde pek çok erkek dergisine kapak oldu. Ve en sonunda yine kocası tarafından 'porno' film endüstrisiyle tanıştırıldı. Filmlerde boğaz tokluğuna çalışıyor, O'na ödenmesi gereken cüzi miktar paraya da kocası tarafından el konuluyordu. Herkes onun sırtından para kazanıyordu ama onun beş kuruşu bile yoktu. Üstelik kocasının gözünün önünden beş dakikadan fazla ayrılması yasaktı. Bu kurala uymadığı takdirde onu bekleyen dayaktı.
Bu zaman zarfında pek çok film çevirdi. Az çok tanınıyordu ama bir sonraki filmi ile gelecek şöhretten henüz habersizdi.
Miami'nin kötü motellerinden birinin küçücük, küf kokan bir odasında çekilen "Derin Gırtlak" O'nu içinde bulunduğu endüstrinin de zirvesine taşıdı. Linda sonraki yıllarda yayımladığı biyografisinde bu filmle ilgili pek çok gerçeği de gözler önüne serecekti: "Siz orada benim tecavüze uğrayışımı izlediniz. O sahneleri kafama dayanmış bir silahla çektiler."
VE FEMİNİZM'LE TANIŞMA...
1974 yılında kocasından boşanmış, kendini bulmuştu. Bu arada Larry Marchiano ile evlendi. Bu evlilikten bir kızı ve bir oğlu oldu. Feminizmle tanıştı. Yıllar yılı rol aldığı filmleri artık yerden yere vuruyor, konuşmacı olarak seminerlere katılıyordu.
"Porno yasallaştırılmış tecavüzdür!" çığlığını duymayan kalmamıştı. Kimileri ona inanıyor, bazılarıysa ekmek yediği ele tüküren nankör bir yalancı olduğunu düşünüyordu.
1996 yılında ikinci kocasından da boşandı. 2002 yılında sessiz bir hastane odasında öldüğünde yanında sadece boşandığı ikinci kocası ve çocukları vardı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yaz hadi yaz. naz yapma