Avrupa'daki bahis ve şike skandalının en yoğun olarak görüldüğü ülkenin Türkiye olduğu söylendi. Büyük bir soruşturma başlatıldı. Soruşturma gereği Turkcell Süper Lig'den 29 maçın temiz olmadığı belirtildi.
Daha sonra Fenerbahçe'nin bu 29 maçtan 6'sında imzası olduğu söylendi. Önce yalanlandı, sonra su akışına bırakıldı.
Ansızın Kazım'ın başını çektiği seks skandalları gündeme geldi. Aslında uzun zamandır bilinen ama dillendirilmeyen meşhur konu. Bazı futbolcuların, otel odalarında fantazi dünyalarını genişlettikleri yazıldı çizildi. Bu haber yalanlanmadı tabii.
Şimdi geldiğimiz noktada, seks skandalında başı çektiği, organizatör olduğu söylenen Kazım'ın, bahis ve şike skandallarının baş aktörü olduğu yazılmaya başlandı.
Ben şimdiden söyleyeyim, o mızrak çuvala sığmaz. Kazım'ın oynamadığı maçlar işin içinde. Kaldı ki, oynasa da tek başına hiçbir şeyi değiştirebilecek gücü olmadığı ortada. Bu iş tek kişinin üstüne yıkılarak, "Bu işten tertemiz çıktık" ayağına yatamaz kimse.
Demem o ki, mızrak çuvala sığmaz. Sen sığdırırsın sığdırmasına da, sadece sığdırdığını düşünürek, sığdırdığını sanarsın.
Not: Ben bunları yazdığım sırada Fenerbahçe Kulübü, Kazım'ın hiçbir olaya karışmadığına yönelik bir basın açıklaması yapmıştır. Gelişmeleri takip edeceğiz...
Diğer oyuncuları başkalarına pazarlayacak kadar gücü olması lazım bütün bu işlerin hepsini tek başına organize etmesi için...
YanıtlaSilBenim fındık kadar beynim iki işi karşılaştırınca bu sonucu düşündürüyor :D
ahahah Kazım hiçbir şey yapmamış he ?
YanıtlaSilİkinci defa ama çok çok daha büyük bir şekilde kendi oyuncularının beyanatını yutmak zorunda kalacaklar. Yazık.