28 Ekim 2010

Fındık kadar beynin var mı acaba?


Volkan Demirel, bugün yumurtlamış. Galatasaray maçında favori gösterilmelerinin kendilerini nasıl etkilediğine yönelik soruya şu cevabı veriyor: Maçtan önce Galatasaray’da hoca değişikliği oldu, birçok şey konuşuldu. Gündem değiştirilmeye çalışıldı, maçın önemini ve konsantrasyonumuzu bozmaya çalıştılar. 10 yıl süren bir geleneğimiz vardı ve bu bozuldu. Maçtan sonra ’Beraberliğe seviniyorlar’ derken bunu anlatmaya çalışıyordum aslında.

Karşı tarafa olumsuz bir yorum yapmak için konuşmadım. Anlatmak istediğim; rakibimiz karşısında ezici bir üstünlüğümüz olduğu ve bunun devam etmesini istediğimdi.

Evet, zaten Rijkaard, Fenerbahçe maçının öncesinde gündem değiştirilsin diye gönderildi. Birkaç hafta sonra geri alacağız. Derbiyi bekledik, derbi bitti. İki bilemedin üç hafta sonra geri gelecek.

Türkiye'de neden futbolcuların birçoğu gerizekâlılardan oluşuyor, ciddi merak içindeyim. Aklını kullanabilen adamlar neden çıkmıyor bu topluluğun içinden? Herifin cevaba bak, "Gündem değiştirilmeye çalışıldı, konsantrasyonumuzu bozmaya çalıştılar."

Bu arada Niang'tan sonra kendisi de sertlikten yakınmış ve şunları söylemiş: "Kasten yapılan, sakatlığa sebep olan bir sertlik varsa bu çok rahatsız edici oluyor. Fenerbahçe, bu sertliklere biraz daha fazla maruz kalıyor. Çünkü çok süratli, çok yetenekli, kanatlardan topu aldığında direkt kaleyi bulabilen futbolcularımız var. Bunlara engel olabilmek için sertlik uyguluyorlar, ancak faul yaparak durdurabiliyorlar ve hakem de buna müdahale yapmayınca futbolcular da olumsuz etkileniyor."

Belli ki, sıraya dizmişler, her gün birini ağlatıyorlar. Gerçi sığlıkla eleştiriliyorum bunu söyleyince ama zerre umrumda değil.

3 yıldır biz yırtınıyorduk, kimse kafasını bile çevirip bakmadı. İşler yolundaydı çünkü kendileri için. Şimdi sakatlıklar çıkmaya başlayınca, bas bas bağırtılar geliyor.

Ayrıca bu gerizekâlıya biri Galatasaray'ın ismini öğretirse iyi olur. Karşı taraf nedir? Ya hakikaten bu zihniyetteki herifler, en büyük rakibimiz diye utanıyorum çok kez.

Herif terbiye yoksunu, ahlâk yoksunu ve aynı zamanda da zekâ yoksunu. Hepsi bir araya gelince kendisini oluşturuyor.

Hep söylüyorum, cidden yetenekli bir adam ama aptal. Beyin yerine ne taşıyor bu familya acaba?

Aslantepe'deki derbi maçından önce Hagi gönderilir mi dersiniz, gündem değiştirmek için?

Penis restoranı


İnsan gazeteci olunca ilginç şeylere bakmak zorunda kalıyor. Burada hep siyaset-spor ikilisinde gelip gidiyoruz, can sıkıcı bir perşembe gününde, bu kapalı havada, havanızı değiştireyim dedim.

Çin'in başkenti Pekin'de bir restoranın menüsünden fotoğraflar görüyorsunuz. Çin'in en 'elit' tabakasının yediği, afrodizyak etkili bu yiyecekler, sizin de anladığınız üzere penis.

30 tür hayvanın penisleri, afiyetle yeniyor. Tabakların fiyatı minimum 30 dolardan başlıyor. Geyik, maymun, yak, koyun, köpek, kedi, inek gibi hayvanların penisleri çeşitli türlerde yapılıyor.

Çorbası, tatlı peynir ve salatayla, şiş şeklinde envayi çeşit türden yapılıyor.

Buyurunuz fotoğrafları.

Valla ben gazetede çıkması için baskı yapıyorum ama kabul edecekler mi bilmiyorum...

Neyse siz tadını çıkartın..

Bu arada, postu okuyanlara sorum şudur: Yemeye cesaret edebilir misiniz? Baştan söyleyeyim, iki dünya bir araya gelse yemem.