Muhtemelen, 6 Kasım tarihini görenler, direkt olarak 6-0'lık o meşhur maçtan söz ettiğimi sanacaklar ancak bugünün önemi düşünmeyen, sormayan, sorgulamayan bireylerin yaratılma çabasının adımının atılmasının yıldönümü, yani YÖK'ün kuruluş yıldönümü.
12 Eylül faşist cuntasının eseri olan YÖK, aradan geçen 28 yılda kaldırılması bir kenara sürekli güçlendirildi ve yetkilerle donatıldı. YÖK, üniversitelerin asıl sahibi öğrencileri ve öğretim elemanlarını karar alma konusunda uzaklaştırarak, bu süreci hükümetlerin inisiyatifine bıraktı.
Eğitimin iyiden iyiye tamamen ticarileştiği ve yakın bir zamanda tek bir devlet üniversitesinin kalmayacağı günlerin arifesinde YÖK'e karşı çıkmak, kaldırılmasını talep etmek ve bu talepler için mücadele etmek her aklı başında bireyin görevi diye düşünüyorum.
Üniversitelerin özgürleştirildiği, bireylerin, öğrencilerin bilimsel temelde eğitim alabileceği aydınlık günlere...
4 yorum:
ogrencilik hayatim boyunca elimden geleni yaptim ama yeterli olmadi. yine de sonuna kadar savasmaya devam... universiteler bizimdir...
@ tenten; kesinlikle, sonuna kadar savaşmaya devam
Öğrencilik zamanında Yök'e hayır dedik halada diyoruz.Türbana hayır dediğimiz için bazı özgürlükçü arkadaslarla takıstıgımız oluyordu ama o dönem türbana özgürlük diye gericilerle protestolara katılanlar bu güruhun iktidar oldugunda neler yapabileceğini gördüler.
Genel seçimler öncesinde “yükseköğretim yasasını değiştirme sözü” verenler, sözlerini tuttular.Eğitim son 8 yıla göre daha piyasacı,akademizyenlerde küreselleşme rüzgarını arkalarına alarak bilim yerine "para"peşinde koşmayı tercih eder oldular.
Tvlerde, gazetelerde, dizilerde, şarkı sözlerinde, tek amacı "zengin olmak" üzerine kurarsan bu ugurda yapılan her türlü saçmalıkta mübah olur ne yazıkki.
6 Kasım Yök bayramımız kutlu olsun.
Bu gün büyük şehirler acaip karıştı
ve basın sansür uyguladı.
Sevgilerrr
Yorum Gönder