18 Kasım 2010

Büyüklere masallar


Merhaba arkadaşlar, biz üç kardeşiz.


Ben çevik. Benimle dalaşan teknik direktöre herkesin gözü önünde posta atarım. Sonra dipten dibe altını kazarım. Bahanem atletik çevikliğimdir. Biraz kilo aldım, biraz ağırım ama arkadaşlar bana 'çevik' der.


Herkese selam. Tahmin edileceği üzere, benim adım zeki. Futbol dediğin şey en fazla 10 yıl oynanıyor. Eh benim yeteneklerimi düşününce bu süre biraz daha azalıyor. O yüzden menajerlik firması kurup, para kazanmaya başladım. O yüzden arkadaşlar bana zeki diyor. Nasılsa Adnan abilerim ses çıkarmıyor. Haaa, bir de herkese çalım atmayı öğretirim.


Eh onlar zeki ve çeviği kaptığına göre bana ahlaklı kalıyor. Ahlaklıyım çünkü teknik direktörü gönderene kadar oynamam. Gönderdikten sonra bir maç kasarım, sonra yatarım. O yüzden ahlaklı diye sesleniyor arkadaşlar bana.


Bizler kim miyiz? Biz ülkenin yabancısıyız. Yaşlıyız, uyumsuzuz, sakatız.

Zeki, çevik ve ahlaklı gibi değiliz. Onlar kendi ülkelerinde ne olup bittiğini biliyor, işlerin nasıl yürüdüğünün farkında. Bizse gerizekâlılar gibi lifimiz kopana kadar koşar, sıra hangimize gelecek diye bekleriz.



Ben mi kimim? Lan beni nasıl tanımazsınız? Kasabanın şerifiyim. Her türlü işi bilirim, istediğimin ayağını keserim, istediğimi katrana bulayıp tüyle kaplarım. İstedim mi Galatasaray'ın televizyonunu bile açtırırım. Şike nasıl yapılır bilirim, tez konusu transferler yaparım, taraftarın çenesini kapatmak için son dakika tansfer yapar, günü kurtarmak için ilk onu yollarım.



Ben kim miyim? Tanımayan taş kesilsin. Galatasaray'ın amına koyan adamım. Polat, Adnan Polat...

Serdar Özkan'ı tutan zihniyet, Misimoviç'i şutluyor


Misimoviç kadro dışı kaldı. Sebepler, nedenler nedir bilmiyorum. Ama Serdar Özkan hâlâ o takımdaysa, Servet Çetin denen yeteneksiz, beceriksiz ve fitneci herif hâlâ oradaysa, 3 metre ötesindeki adama pas vermekten aciz adamlar hâlâ oradaysa, her gelen yabancıya pas vermekten imtina eden ve kendisini futbolcu sanan yeniçeriler hâlâ oradaysa Misimoviç'in kadro dışı bırakılması biraz ayıp olmuş.

İdmanda Hagi ile kavga etmiş güya. Hafta sonu oynatılmayacağını öğrenmiş ve tartışmış. Ben de Misimoviç olsam o takımda Ayhan, Barış, Mustafa Sarp gibi adamların formayı sırtına geçirdiğini görüp, yedek kaldığımı öğrensem, kavga ederim.

Kaç oldu bu bilmiyorum. Felipe disiplinsiz, Jardel disiplinsiz, Lincoln disiplinsiz, Keita disiplinsiz, Misimoviç disiplinsiz. Bir bizim Türk delikanlılar disiplin abidesi. Aslan parçası hepsi, aslan.

Kimi menajerlik yapar, kimi teknik direktörün altını oyar, kimi gelen yabancı oyuncuya pas vermez ama hepsi takımda kalır. Gidenler hep yabancılar, kalanlar aslan parçası Türkler.

Hagi'ye zaten pek inancım yoktu, şu hareketten sonra hiç kalmadı. Sıra Insua, Elano ve Kewell'da. Devre arası gelene kadar hepsinin fişi çekilmiş olur.

Sabri, Servet, Hakan Balta, Barış, Serdar Özkan, Ayhan... Hepsi kalır, hepsi. Çünkü hepsi aslan parçası. Ya ötesi yok işte, Serdar Özkan denen sahtekâr idmanda koşturuyor.

Bu arada Misimoviç'in kiralandığı da apaçık ortaya çıkmış oldu.

Koskoca kulübü, maskaraya çevirdiler. Son 4 yıldır, taraftarın tek sevincinin sadece Fenerbahçe'nin şampiyon olamamasına bağlı olması, ne kadar iyi yönetildiğimizin en büyük örneklerinden biridir.

Hagi büyük futbolcuydu ama ilk göreve getirildiği gün söylediğim gibi, her büyük oyuncudan iyi teknik direktör çıkmıyor.