17 Eylül 2009

G e l i y o r u z



En başta söylemem gerekir ki, bu sonuç benim açımdan da sürpriz oldu. Bugüne kadar olan bölümde "Galatasaray'ı daha ciddi bir rakip karşısında görmedik" savı her hafta biraz daha güçlü seslendirilmekle birlikte, çok daha güçlü biçimde çürüyor.

UEFA Kupası'nı aldığımız yıldan, bir Fenerbahçeli dostla aramızda geçen sohbet, sanırım bu yıl bu saçma savı savunanları daha iyi anlatıyor. İlk iki diyalog maç öncesi 3. diyalog ise tur sonrası. Ne demek istediğimi diyaloglar sonunda daha iyi anlayacaksınız..

Naim: Bologna'yı eleyemez Galatasaray. İtalyanlar'ı geçmek zordur. Bu turda elenirsiniz.
Ozan: Bekleyip görmek lazım, bu yıl takıma güveniyorum.
Naim: Bologna iyi bir takım değilmiş. Bundan sonraki turda patlarsınız.

Rakip Borussia Dortmund'dur. Ve şu konuşmalar geçer.

Naim: Oğlum, Dortmund sizi kabak gibi oyar. Her iki maçta da yenilirsiniz. Herifler birkaç sezon önce Şampiyonlar Ligi'ni aldı daha.
Ozan: Naimciğim, bak bir önceki turda da böyle çok emin konuştun, hatırlıyorsan. Oynanmamış maç hakkında yorum yapıyorsun gereksiz yere.
Naim: Ahı gitmiş vahı kalmış lan bunların. Bu muymuş abarttıkları Dortmund.

Rakip Real Mallorca'dır artık. Her Fenerbahçeli gibi Galatasaray'ın bir an önce elenmesini bekleyen Naim'de söz.

Naim: Herifler geçen yıl İspanya Ligi'nin altını üstüne getirdiler. İki maçta da, bırak beraberliği gol atamazsınız.
Ozan: Valla Dortmund'u eledikten sonra kimseden çekinmiyorum Naimciğim. Mallorca'yı da eleyebiliriz.
Naim: Ulan harbiden ballısınız. Geçen yılki takımdan eser kalmamış. Bitmiş bu Mallorca, bir daha İspanya Ligi'nden maç bile izlemem.

'Yusuf yusuf' sesleri eşliğindeki Naim ve benzerleri yarı final maçından büyük ümitler beklemektedir.

Naim: Hahahaha, Leeds geldi, Leeds. Eğer beraberlik alırsanız iki maçtan birinde, bir daha futbol konusunda yorumda bulunmayacağım.
Ozan: Naim bak kupayı almaya doğru ilerliyoruz, farkında değilsin. Mantıksız yorumlar yapıyorsun.
Naim: Var ya, süper şerefsiz bir takımsınız. Adamların taraftarlarını öldürdünüz, beyin olarak bittiler. Yoksa maymun ederlerdi sizi.

En sonunda final maçı gelmiş çatmıştır. Rakip Arsenal tabii ki...

Naim: Acıyorum size biliyor musun? Bir final maçında en fazla fark yiyecek takım olarak tarihe geçeceksiniz. Rezil olacaksınız ve pişman olacaksınız finale çıktığınız için.
Ozan: Biz bu kupayı alırız Naim. Ümitsizce çırpınıyorsunuz, farkında bile değilsiniz.
Naim: Penaltılarla alırsınız ancak. Bu maç 100 kere oynansa 99'unda yenilirdiniz, o biri denk geldi.

Bana biraz bu diyalogları hatırlatıyor, spor yazarlarının bu yılki ümitsiz çığlıkları. İddiam, "UEFA Avrupa Ligi'ni alırız" demek değil.

Ancak, ortada bir realite varken, 15 yaşında çocuklar gibi yorum yapmak da biraz komik kaçmaya başladı. Bugünden sonra ne söylenecek ciddi bir merak içindeyim. Korkunun ecele faydası yok beyler, G E L İ Y O R U Z...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

harika ya süpersin dostum. havada bir koku var naim kardeş yusuf yusuf kokuyor yusuf yusuf

Aslı Aker dedi ki...

Naim'e destek olmak istiyorum.

:))