27 Ocak 2010

Sahi ne oldu?

Sahi domuz gribi vardı, milyonlarca dolarlık ilaçlar alındı. Ne oldu o ilaçlar ve o günlerde Sağlık Bakanlığı her ölüme domuz gribi diyordu. Şu an durum ne aşamada?

Ergenekon davasından herkes bir bir tahliye oluyor. Şimdi Poyrazköy iddianamesi kabul edildi. O dava ne kadar sürer ve kimler içeri alınır?

Günlerce, haftalarca manşetlerde kalan 'demokratik açılım' meselesi ne alemde?

Türkiye'de tek başına yeter sayısı olmasına karşın, anayasa değişikliği yapmayan iktidarı, ufaktan anayasa volümü yapmaya başladı. Ben mi değiştireceğim de, beni mi bekliyorlar acaba?

"Türkiye, artık demokratikleşti" deniyordu ama belediye başkanları, eşleri çocukları kelepçelerle gözaltına alınıyor. Eylemlerin gazla-copla bastırılmasını konu bile yapmıyorum. Hakikaten demokratikleşme durumumuz ne oldu?

O değil de, Türkiye AB'ye giriyordu. Onda son durum ne?

Şike-bahis konusunda Federasyon işlem başlatacağını söylemişti, Almanya'dan dosyalar gelince. Bu dosyaların gelişi de acaba yine Almanya'daki Deniz Feneri davasında olduğu gibi çok mu gecikecek? Ve tıpkı orada olduğu gibi, bir sonuç çıkmayacak mı?

Taraf gazetesi, sanki biraz kalın bağırsak işlemi görüyor gibi gelmiyor mu size de? Yoksa yanılıyor muyum?

TEKEL işçilerinin 44. eylem günü. Acaba sendikacılar su koyuverecek mi? Merak ediyorum.

Sarı yağmurluklu eleman


Trabzonspor-Sivasspor maçında bordo-mavili tribünleri gördüğümde ilk dikkatimi çeken şey, bu sarı yağmurluklu arkadaş olmuştu.

Mutlaka fotoğrafı çekilmiştim diye düşündüm, yanılmamışım. Tüm tribünler mavi yağmurluk giymişken, kendisinin sarı ısrarını kavrayamadım. Acaba yağmurluk yetişmedi mi?

Ama şüphesiz, gayet güzel bir görüntü vermişti. Kendisini alnından öpüyorum.

Yetmez, biraz daha transfer lazım

Dos Santos, sezon sonu satın alma opsiyonuyla kiralandı. Halen transfer yapılacağı söylentileri var.

Sevmedim, hoşlanmadım bu durumdan. Devre arası bu kadar oyuncu alınmasına sıcak bakmıyorum. Galatasaray Kulübü'nün sarı-lacivertlileşme çabası anlaşılır bir durum değil benim açımdan.

Sezon sonuna not düşüyorum, bu transferleri. Getirecekleri-götüreceklerinin çetelesini tutarız. Şampiyon olunsa da, olunmasa da sorun değil. Sorun 321 milyon dolarlık ihale sonrası, dağıtılmaya başlanan paralar.

Transfer yapmayı çok istiyorsa yönetim, önce kalibresi yüksek, takımına inanan bir kaleci getirsin. Sezonun başından bu yana tek bir maçın altına imza atmamış bir kalecimiz var ne yazık ki.

Aykut ya da Ufuk'un zerre eksikleri yok Leo Franco'dan. Şimdiden de belirteyim, Atletico Madrid maçlarında kalede görmek istemiyorum kendisini.

Başa dönelim, bu Ali Şenvari transfer hareketleri hoş değil. Yazı-tura atılıyor, sezon sonunda ne geleceğine bağlı olarak opsiyonlar kullanılacak. Bu işin yansımaları şimdi değil 4-5 sene sonra ortaya çıkar.

Hakkımızda hayırlısı...

Edit: Ayrıca kimin mukavelesi feshedildiyse, askıya alındıysa ya da her neyse açıklansın. Galatasaray'ın hiçbir yönetimi taraftar tepkisinden çekinmemeli.