9 Şubat 2010

Körler Ülkesindeki Kasaphane


Türk Futbolu’nda devrim yapmak isteyenler engelleniyor. Marka değeri peşinden koşanların atladığı ya da görmezden geldiği, Skibbe’yle başlayan Rijkaard’la devam eden, pasa dayalı modern futbol anlayışının oturmasını, Galatasaray’ın başarılı olmasını, Galatasaray’ın Türk Futbolu’na kazandıracaklarını istemeyenler var, güzel futboldan nefret edenler.

Pehlivan bir santrfor, kasap orta saha ve savunma oyuncularıyla, iyi mücadele ettiğine inanılan takımlar var hâlâ. Bileğe, ayağa, dize gelen sert müdahaleleri isteyen teknik adamlar var. Bunları televizyon ekranlarında alkışlayan, destekleyen yorumcular var. Bu yıldırma futboluna göz yuman hakemler var.

Artık yeter!

Futbol oynamak istiyoruz, sahada! Futbol oynamaya, pas yapmaya, sakatlık yaşamamaya uygun, adaletli bir ortam istiyoruz!

Haksızlığa karşı durma zamanı, Hagi ruhuyla! Arda’nın gerçekten kaptan olduğunu algılamasının zamanı, Metin gibi oynamanın, yenilmekten korkmamanın!

Galatasaray olduğumuzu hatırlamanın zamanı, Adnan Polat’tan Kapalı’sına!

Size sesleniyoruz Galatasaray sevgisini yüreğinde taşıyan herkese, sesinizi duyurun, isyan ateşine bir odun da siz koyun!

Güzel futbol oynamak için, haykırın, bağırın, çağırın, yazın!

Türk Futbolu’nu, marka değerini, izlemek ve içinde yer almak istediğimiz bu ortamı kirletenlerden arındırmak adına, sessiz kalmayın!

Kasap futbolcuları, buna prim tanıyan hakemleri, teknik adamları, alkışlayan yorumcuları yuhlayın!

Artık yeter!

Futbol oynamak istiyoruz, sahada! Futbol oynamaya, pas yapmaya, sakatlık yaşamamaya uygun, adaletli bir ortam istiyoruz!









http://www.alisamiyensokak.com/galatasaray/futbol/korler-ulkesindeki-kasaphane/

1 yorum:

Saunders82 dedi ki...

"Rijkaard'ın elinde Barcelona orta sahasında oynayan Xavi, Iniesta gibi oyuncular defansın kenarlarında da Dani Alves, Abidal gibi ofansif gücü yüksek oyuncular olsa, santrforsuz da etkili bir sistem ortaya çıkıyor. Ama Mehmet Topal, Mustafa Sarp, Barış ve Ayhan koşan, mücadele eden, pres yapan ancak oyunu yönlendirme özellikleri yeterli olmayan orta sahalar. Bu tip orta sahalardan oluşan bir takımın mutlaka bir nokta santrfora ihtiyacı var. İyi teknik adam elindeki malzemeyi en doğru kullanandır. Barcelona örneği, sistemi oturmuş, organize bir takımda teknik direktörlük yapmak kolay. Bu yüzden Rijkaard'ın G.Saray'da bu güne kadarki performansı hiç de beklenildiği gibi çıkmadı."

Ömer Üründül

Görüldüğü üzere kasaplık futbolun en büyük başyazarı bu arkadaş. Barcelona'da zaten sistem oturmuştu Rijkaard da hazıra konumuştu zaten 5 yıl boyunca balık beyinli/beyinsiz Ömer Üründül'e göre. Galatasaray Kayseri'de kötü oynamamış. Neden çünkü dişe diş kana kan oynadı belki de ilk defa da o yüzden. Aman belki Rijkaard sistemi oturtur da şampiyonluklar ardı ardına gelir korkusu yazdırıyor bunları. Farkında olmayan var mı acaba? Futbolcuların doğrudan ayaklarına, kemiklerine dalmalar...

Kurşun girmiş gibi duruyor en üstteki fotoğraf. Birileri dur desin, doğrudan kırmızı kart göstermekten neden korkuyor hakemler. Artık arkalarından akşamüstü konuşan başhakem de yok. Çıkar arkadaş kasti dalana kırmızıyı. Görüyorsan gözünle sakatlamaya yönelik daldığını bas kırmızı kartını, korkma, cesur ol!

Doğan Babacan'ı örnek alın biraz. Dünya Kupalarında maç yönetip ilk kırmızı kartı çıkaran hakem olmasının yanında hala çıkardığı kırmızı kartlar konuşulur. Atın elinizi cebinize ve korkmadan kart gösterin artık!