21 Aralık 2010

Helal 'Ulan' Arda


Yarın konuşuruz, tartışırız. Daha uzun uzadıya yazarım Aziz Yıldırım ve Arda arasındaki şu diyalogdan söz ediyorum.

Aziz Yıldırım: ULAN, Arda sen de mi buradasın.
Arda Turan: Açılışlardayım artık Başkanım, futbolu bıraktım.


Arda için idam sehpaları kurulmuştur ya da kurulacaktır. Arda hakkındaki fikirlerimi az-çok biliyor insanlar. Ne yazık ki, çok büyük bir sempati ile bakamıyorum eskisi gibi. Fakat şu diyalogdan çıkardığım sonuç; Arda ile Aziz Yıldırım arasındaki terbiye farkıdır.

İşte bu yüzden, Galatasaray isterse küme düşsün, sarı-kırmızı sevdanın gönül vereniyim.

Uzun zaman sonra ilk kez "Helal olsun Arda" cümlesi ağzımdan çıkıverdi.

Umarım Arda bu hareket ile kurban edilmez -ki, Galatasaray'dan gönderilmesi taraftarıyım-.

Herkes nasıl bakar bu olaya bilmiyorum ama benim bakış açımda koskoca Fenerbahçe Kulübü Başkanı'nın "Ulan", hitabına "Başkanım" diye yanıt vermesini Galatasaray terbiyesine bağlıyorum.

Ortadaki terbiyesizlik Arda'ya ait değildir. Tam tersi, tam da bir kaptana yakışacak şekilde davranmıştır.

Haa, şu olay dışında Arda eleştirilmez mi? Hem de fazlasıyla ama bu diyalogdan Arda'yı asarsak, "Ulan" hitabını kendine yakıştıranların seviyesine düşmüş oluruz.

Helal lan Arda! Kedi olalı fare tuttun. Belki de, ilk kez kolundaki o kaptanlık bandının gereğini yerine getirdin.

Bu arada şu anki tartışma ile alevlendirilecek tartışma işin hikâyesi. Alex'in son demleri, Arda'ya yer yapılmaya çalışılıyor. Ama bizimkilerde onu anlayacak beyin yok, o ayrı.

9 yorum:

TribunselSevda dedi ki...

Şu konuşmadan art niyet yada olumsuz anlam çıkaracakların acilen doktora gitmesini tavsiye ediyorum.

Arda'yla Aziz Yıldırım'ın arasında ki samimiyet milleti niye bağlar onuda anlamam.

Ozan dedi ki...

ee biz bunu aziz yıldırım istediği günden beri diyoruz emreyi aldık sıra arda da diyor beyinsizler ne zaman arda sivrildi emre fenere geldi aziz yıldırımda ardayı istemeye başalyıp durdu ardaya büyük bir karalama kampanyası başalttılar ve bunlarla uğraşırkende yalnız kaldı yanlış yöntemler denedi arda için güzel bir söz vardı nerde gördüm hatırlamıyoru ama peri masalı olacaktı kabus oldu bunu gibi birşeydi galiba arda efendi çocuk ama o kadar para kazanıyor genede bu kadar bozulması normal ama camiada doğru düzgün sahip çıkadcak yol göstericek adam yok

Adsız dedi ki...

Vallahi bende bu açıdan düşündüm aslında düşüncelerimi benden iyi yazmışsın, tek üzüldüğüm Arda aslanım koçum, artık al sevgilini git otur evinde, evinde eğlensen kuzenlerinle arkadaşlarınla bok mu var bu kadar dışardageziyosunuz gözlerden uzak olmıma ya la Güzel kardeşim, bu gün için kızmıyorum ama çok oldu bu açılışlar .

Ben takımının durumuna şahsen çok üzüldüğüne inanıyorum ama işte şimdi zamanı değil be kardeşim

helal hoş olsun arkadaş gezicen eğleneceksin ama şu sıralar değil en azından lig bitene kadar .

Adsız dedi ki...

Çok haklısın ama Galatasaray kaptanının da bir duruşu olması gerekmez mi? Medyadaki, basındaki herkese ağabey diye hitab eden efendi sevimli bir genci sırf galatasaraya bağlayabilmek için kaptan yaparsak, biri çıkıp başını okşadığında böyle oluyor..Tabi ki Fenerbahçe başkanına cevap vermek hiçbir kaptana yakışmazdı ama o cip cop tavırları da Galatasaray kaptanına olmuyor.Kaptan dediğin adamla kendi yöneticisi bile diğer futbolcularla konuştuğu gibi konuşamamalı konuşamamalı bence.örnekleri tarihimizde çok.

Pan Monroe dedi ki...

ben buna katılmıyorum. Aralarındaki diyalogdan dolayı Arda'yı asma taraftarı da değilim, gayet gündelik bir konuşmadır. Lakin 'Başkanım' diye cevap vermesi, galatasaray terbiyesi falan değil. Bugün Aziz Yıldırım Sinan Engin'e "Naber lan kel pezevenk?" dese, Sinan Engin de dönüp "Ooo başkanım.." diye karşılık verir. Bu da beşiktaş terbiyesi mi?

Arda genç bir çocuk, ve mesafe kurma konusunda ciddi yetersizlikleri var. Sen Aziz Yıldırım'la gereğinden fazla samimi olursan, o da sana "ulan" der, bu gayet doğal. Sorun, o lafa nasıl karşılık verdiği değil Arda'nın, o lafı kendine söyletiyor olması. Ha özel hayatıdır, kimle isterse takılır diyorsanız ona da itiraz etmem.

Pan Monroe dedi ki...

Kaldı ki aynı Arda, Florya'da telefonu fener marşıyla çaldı diye bir izleyici attırmış adamdır. Bu ne perhiz diye sorarım ben adama. Galatasaray büyüklüğü orda belli olur.

Ben 10 yaşımda Florya'ya gittiğimde, yanımdaki 15-16 yaşlarında eleman üstünde fener formasıyla Tugay'a ( o zamanki kaptan) laf atmıştı. İdman bitti, herkes soyunma odasına giderken Tugay geldi, çocuğun kafasını okşadı, bir de imza attı formasına. Ki Tugay o zaman 21-22 yaşında falandı. Hiç unutmam ben bunu. Büyüklük odur.

koala dedi ki...

@ Pan Monroe, ikisini aynı kefeye koymam bile. Tugay ve Arda'dan söz ediyoruz. Arda'nın Tugay olabilmesi için (her açıdan) Türkiye'deki hır fırına uğraması gerekir. Çünkü 40 fırın yetmez.

mirmak dedi ki...

Ben üniversitede iken, bir derste hocamız bize güzel bir konuşma yaptı.

''çocuklar, ileride çok para kazanacaksınız, dikkat edin para erkeği bozar''

işte öğrettikleri değil ama bu söz aklımın köşesinde yer etti, kaldı.

Arda Turan'a bakıyorum da bu çocuk paraya şöhrete ilk kavuştuğu zaman yaptığı önemli bir şey var.

gitti ailesine ev aldı.

bu çocuğu para hiç bozmadı. ahlakı hiç değişmedi. Ailesinden aldığı terbiye belli oluyor bir şekilde.

arda'yı değiştiren bir şey yok aslında. ondan beklentilerimize göre şekilleniyor bakış açımız.

ancak başka gerçekler, arda'nın yapamadığı...

Adsız dedi ki...

Arda'nin o diyalog sirasinda ne olup bittiginin farkinda oldugunu bile sanmiyorum. Olayi Fenerbahce baskaninin Galatasaray kaptanina olan hitap sekli olarak algiladigini vs. hic ama hic sanmiyorum.