Aslında uzun uzadıya yazasım var ama çok yazdık Arda'yı. Hep söyledim genç adamlar hata yapar, yapmamasının imkânı yok. Arda'nın da hataları var ama bu kulüp ve onun taraftar diye geçinenleri daha fazla yaptı.
Kızdığım yegane şey, goygoyculuktur. Adam olan adam goygoycu olmayacak. Gitmek mi istiyorsun, açık açık 'kalmayacağım' dersin.
"Terim benim babam gibidir" dedikten sonra adamı yarı yolda bırakıyorsan, o iş olmaz. Orada hata dışında başka şeyler aramak gerekir.
Şu işin sınırlarını çizmek lazım. Profesyonellik ne menem bir hadiseyle neyse o işin gereklerini yerine getirmek ve bunu kalıcı kılmak gerekir.
"Galatasaraylılığımı kimseyle tartışmam" diyen bir adamın, üstelik de kaptanken, gemiyi yarı yolda bırakması, bu açıdan şık olmadı.
Bu forma altında çok adam gördüm, benim için özel insanlar arasında hiç olmadı Arda Turan.
66 numaralı çocuğu çok sevdim ama 10 numaralı, koluna zoraki kaptanlık iliştirilmiş, gereğinden fazla önem addedilen Arda Turan'ı hiç benimsemedim.
Ne yazık ki, bir Cevat, Çaycı Ahmet, Cüneyt Tanman, Muhammet, Bülent Korkmaz, Suat Kaya ya da bir Ergün Penbe değil.
Olmazdı, olmasını da beklemiyorum.
Yolu açık olsun. Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir.
17 yorum:
sende biliyorsun arda neler cektigi medyadan, kendi taraftarindan (!) bu nereye kadar gidecekti? nereye kadar dayanacakti, sen simdi saydigin oyuncular cikip adam gibi macini yapardi iyi veya kötu bir iki. Bir kisiye okadar gidilmezdi. Ama Arda farkli noktada, herkez herseyi bilir bilez yaziyordu. Ama benim bildigim o bir BUYUK Galatasaraylidir iyi kalpli bir insan ve Galatasaraylilar öyle kolay kolay unutmayacaktir Ardayi. Insallah bir gun yine Sarikimizi parcali formayi giyer! Yolu acik olsun ! #10
Ne demisti Baba Gunduz: "Galatasaray bir his takımıdır. Renklerine aşık birbirlerine seven futbolcuların takımıdır. Galatasaray feragat ve fedakârlıklarla çalışacak futbolcuların takımıdır. Galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez. Kısacası Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.”
Maalesef Arda son 2 senede halatin ucunu birakmisti zaten. Neyse, madem artik ayrilik oldu, guzel anlari hatirlamak lazim eski sevgililerde oldugu gibi... Son donemde karsilikli birbirimizi epey uzduk, yiprattik. Umarim bu ayrilik hem Arda, hem de Galatasaray'in hayrina olur.
Dedigin gibi, kalan saglarla halata siki sikiya sarilanlarla yola devam!!
Sevgiler,
Selim
Muhammet bizim çocuktur Edirneden, Edirnespor'dan yetişmedir babamın bizzat hala sohbeti vardır kendisiyle, ayrıca Ergün Penbe'yi geçen yaz yazlığında ziyaret etmiştim çok sıcak bir insan,evinde çay içmek ve onunla sohbet etmek hayatımda ki en büyük tecrübelerimdendi benim için.
Arda ya artık uğurlar olsun dileriz, türk futbolunu güzel şekilde temsil etsin ispanyada.
o zamanlar daha duygusal bir futbol vardı. bu adamlar bizim cocuklugumuzun idolleri, galatasaraylı olmamızın nedenleridir... onlar hep baskadir baska olacaktir. arda turan iyidir 66 numara olarak. o cocuk hep gonuldedir. gitti ama aglayacak degiliz. sansi bol olsun ve umarim cok basarili olsun gonlumden gecen budur...
metin oktayıda unutmamak lazım
@ Elve; izlediğim futbolcuları koydum. yoksa çok adam var listede
İyisiyle kötüsüyle o da bizde kurtulduk. Yolu açık olsun. umarım büyük söz etmemeyi öğrenmiştir.
Yetenekleri kuşkuşuz var,kumaşı kaliteli fakat o hiç bir zaman Galatasaray'ın gerçek kaliteli futbolcusu olmadı.Ola ola Endüstriyel Spor'un bizlere allayarak,pullayarak sunduğu bir yıldız oldu.
Kişiliğini,şimarıklığını,ukalalığını begenmesemde formasını giydiği takılmlarda umarım başarılı olur.
Yine de yolu açık olsun.
Herkes icin iyi oldu. Arda'yi severim ama... Arda kaptan olabilecek kapasiteye sahip degilken kaptan yapildi burada kaldigi surece kaptanligi elinden alinamayacakti. Adam espiri yapiyormus herkesi gulduruyormus ve Galatasaryliymis diye kaptan yapildi. Kaptanlik bu degildir. Ayrica Hasan abisi, Hakan abisinden yabanci dusmanligini miras olarak almisti. Emre B. Acun gibi kisilerle arkadasligi: hepsi ofsayt. Neyse bence kaptan olabilecek tek kisi Milan Barostur. Sabri'yi hali saha macta bile 11'e yazmam. Ne kaptanligi?...
Neyse, zaten Arda gitmek istiyordu, gazetecilerin her yazdigina agliyordu gitmesi herkes icin iyi oldu ancak kotu olan bunu en son ogrenenlerin biz olmamiz. Kiz arkadasi birden dizi oyunculugunu birakiverdi: demek ki planlarini yapmislar. Aklima gelmisti ancak Arda sagolsun bizi yaniltti. Neyse, gitsin basarili olsun ama burada gordugu ilgi ve alakayi orada goremeyince bunu dert edecegini dusunuyorum. Yolun acik olsun.
Sezonun başlmasına kısa bir süre kala, takımın kaptanı, 10 numarası, sözde yıldızı takımdan ayrılıyor ve bu durum hiçbir Galatasaraylıyı telaşa sevk etmiyorsa Arda'nın Galatasaray'daki anlamı için bir işarettir bu. 66 iken heyecanladığımız ama hem oyunu hem de karakteriyle büyüdükçe küçülen bir çocuktu o. O küçüldükçe, anlamını yitirdikçe başka anlamlar yüklenmeye çalışıldı hep. 10 numara, Büyük Kaptan,.. Oysa o hiçbiri değildi. Gerçek şu ki aradan on yıllar geçtikten sonra Galatasaray'ın eksi günlerini yad ettiğimde bir çırpıda ismini saydığım oyuncular arasında hiçbir zaman yer almayacak Arda Turan. Daha şimdiden hatırlamıyorum Mlade Boleslav maçı dışında olağanüstü bir performansını.. Ötesi bir kaç harika çalım.. Son çizgiye taşınan top.. Doğru verilemeyen bir gol pası.. Birkaç deneme daha ve bir yılgınlık hali. İşte Arda'nın hikayesi..
hadi lan ordan Ardayi bile sahip cikamadiniz. Adam sahada elinen geleni yapti. Sizler yuhladiniz. Iyi kötu gunde diyorsunuzda kötu giderken herkeze karsi savasiyordu Arda sizin gibi döneklik yapmadi, iyi oynadi buyuk kaptan oldu.. Görulen medyanin yazilari sizinde beyninize islemis. Onlari takmadan destek cikmaniz gerektirdi ama cikmadiniz, Arda'da gider tabiki. Sizden Buyuk Galatasarayli Arda Turana yolun acik olsun demek istiyorum.
@ Adsız; lan gerizekalı, kim yuhaladı. burada yuhalayanlara ana avrat sövdüm. yaşım 37, hayatımda tek bir galatasaraylı futbolcuyu yuhalamadım. hayatında ilk kez okuduğun belli oluyor da, götünden sallama mümkünse. malım ya ben, medya gazına geliyorum.
Ne olursa olsun aklımda hep "gol sevincinden sonra kapalıya koşan Baros'u kolundan tutup çeviren arda" aklımda kalacak.
Oyle veya boyle takımda GS sevgisiyle dolu altyapımızdan yetismis Turk futbol tarihinin en muhtesem oyuncularından birini kaybetti GS takımı.
Arda'mız, sarı kırmızılı formayı şerefle taşımış, teriyle ıslatmış, gereğinde birçok futbolcumuzun ayaklarının titrediği Saraçoğlu'nda kavga etmeyi göze almış ve zorluklara göğüs gerebilmiş...tüm bunların yanında oyunuyla ve zekâsıyla çok ender gelen büyük futbolcudur.
Yazında resmini koyduğu oyuncuların hepsinin bende de sizde de olduğu kadar özel yeri vardır ancak kabul etmek lazım ki Arda onlardan yeteneği, zekasıyla ve potansiyeliyle bir adım daha öndeydi...tüm bu oyuncuların 23 yaşındaki hallerini düşünün..Ergün'ün kadrodışı kalmaları...Bülent'in takımdan kovulmaları..
Kaptanın felaket sezonunda geçirdiği sakatlık üstüne bir de her yıl kat be kat artan paparazi ve medya çılgınlığı ile kar topu etkisi hızıyla büyüyen psikolojik yıkıntı ancak ve ancak Avrupa’ya gitmesiyle belki düzelebilirdi...
Bu travmayı aşmasına ancak bu karar ilac olabilirdi...
Ayrıca bu ayrılığı boyle buyuk nefret ve sevgi kelime ve duygularıyla yorumlamadan once bu ulkenin kendi degerini elinde tutamadıgını ve icindeki potansiyeli karsılayabilecek futbol ortamını sunamadıgını dusunmemiz gerekir.
@Alper: Vurmayin artik, gitti cocuk bu kadar nefret ettirecek ne vardi? Bahsettiginiz macta kapalida insanlarin agzindan salya akitarak Arda'ya kufretmekte olduklarini niye yazmiyorsunuz ki.Umarim biz de onun gozunde "kaptanina kufreden seyirci" diye kalmayiz.
Arda Galatasaray tribunlerinin aynada ufak bir yansimasidir. Arda'nin ne kadar kusuru varsa on misli fazlasi kusur tribunlerdeki insanlardadir. Klasik bir Turk hikayesidir Arda'ninki, mahalleden yetisip unlu olan (mahalle bu hikayede Galatasaray tribunleri oluyor) genc delikanliya baslangicta mahalleli cok sevinir herkes onu cok sever. Sonra zamanla mahalleli onun unlu oluncaki yasantisina kiskanclik duyar, kompleksten takacak yer arar, surekli onun dedikodusunu yapar. Boyle yapinca mahalleli kendi kompleksini biraz bastirir "onda para var ama onda olmayan karakter bende var" havalarina girer. Ote yandan unlu delikanlimiz da sohreti kaldiramaz, ne oldum havlarina girer, gotu kalkar, kucuk daglari kendisinin yarattigindan emindir.
Birbirinden o denli farklilastiklarinin dusunen mahalleli de unlu delikanli da aslinda hala birbirlerine cok benzemektedirler, ayni karakter zaafiyetlerini gostermektedirler.
Umarim 3-5 sene sonra eski Turk filmlerinde oldugu duygusal bir kavusma ve barisma ile biter bu filmin sonu da.
Arda bir bilim adami ya da sanatci degil baska bir ulkenin vatandasligina da gecmiyor: beyin gocu yasiyormusuz gibi tavir alinmis. Futbol bir show olayidir. Gitsin bizi orada temsil etsin bu kayip degil. Ben Arda'nin yerine Arda'dan daha cok heyecanlaniyorum: farkli bir ulke, farkli insanlar, farkli bir zihniyet kendisi acisindan bence cok guzel bir deneyim olacak.
Burada ki tek sorun Arda'nin iletisim sorunu: gidiyorum-kaliyorum-kesinlikle kaliyorum ve gidiyor.
''66 numaralı çocuğu çok sevdim ama 10 numaralı, koluna zoraki kaptanlık iliştirilmiş, gereğinden fazla önem addedilen Arda Turan'ı hiç benimsemedim.''
Şu cümle çok güzel özetliyor her şeyi...
Yorum Gönder